Son Randevu - 7
Pablo Picasso, Pierreuses au bar (Two Women at a Bar), 1902, oil on canvas, 31 1⁄2 × 36". Sanki herkes benim küçük sırrımı biliyormuş gibi bir his uyandı. Artık o restorana da bakmak gelmiyordu içimden. Yürümeye başladım. O çiçekçi kadının söylediğini aklımdan çıkartmak için en iyi yol buydu. Biraz sonra Sue aradı. Bu kadının hiçbir şeyin peşini bırakmama huyu hem beni sinirlendiriyor hem de hayranlık uyandırıyordu. “İyiyim iyiyim merak etme,” diyerek açtım telefonu. “Sevindim iyi olduğuna. Aslında yarın akşamki altmışıncı yaş günü partimi hatırlatmak için aramıştım. Araba kullanmak istemezsen Jack gelirken seni de alabilir. Ne dersin?” dedi. Yarınki parti tamamen aklımdan çıkmıştı. Ama bir yığın insanla da vedalaşma şansı olduğunu düşününce “Teşekkür ederim hatırlatman için. Kendim gelirim. Saat 7’de sende olurum,” dedim. Diğer doğum günlerinde olduğu gibi tablo yapmak, şal boyamak veya seramikten kâse yapmak için zamanım yoktu. Ne almak istediğimi bile düşünmemiştim. Y