Tehlikeli Oyun - 2
Tüm bu duygular ve onların ardına sığınmış kelimeler ile hazırlanmasını tamamladı. Saat sekizi vurduğunda, serinkanlılıkla kafasındaki planını tamamlamış katil edası ile çantasını omzuna asarak çıktı evden. İçinde garip bir mutluluk vardı, bunu yadsıyamazdı. Öç almanın getireceği o zafer hissine odaklanmıştı yalnızca, ardından gelecek boşluk duygusunu, kavurucu pişmanlık duygusunu ve ya bu acı piyes ile yitireceklerini düşünseydi belki bu kadar cesur davranamazdı. Partinin yapıldığı eve vardıklarında oyunun parçası olacak olan karakterlerin yerlerini aldıklarını görmek içini rahatlattı. Onun görevi sadece bir maestro gibi yönetmekti. Tüm planı yıl dönümü pastası kesilmeden önce bitirmek ve orası yangın yeri iken ayrılmaktı. “Benden sonra tufan” dedi içinden ve bunun şerefine kaldırdı kadehini. Ansızın Hüseyin bitiverdi yanında, kadehlerini tokuşturdu. “Nerede o eski Didem? Ne eğleniyorsun ne de çevrene aldırış ediyorsun. Vazgeçmişsin kendinden kızım,” dedi. Serzenişten çok soru kısmın...